PEK ÇOK ÖNEMLİ SİYASİ VE TABİAT OLAYININ YAŞANDIĞI 1956 YILI, O DÖNEME KADAR HAKKINDA 1500 KADAR KAMU DAVASI AÇILMIŞ VE YASAKLANMIŞ OLAN RİSALE NUR’UN HUKUKİ OLARAK SERBEST BIRAKILMASI AÇISINDAN DA ÇOK ÖNEMLİ BİR DÖNEME İŞARET ETMEKTEDİR

Ahir Zamana Ait Yeni Bilgiler

13. yüzyılın değerli müceddidi Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri Risale-i Nur’da belli yıllara ve bu yıllarda yaşanacak olaylara özellikle dikkat çekmektedir. 1956 yılında tahakkuk eden olaylar göz önünde bulundurulduğunda, Said Nursi’nin öngörülerinin ne kadar isabetli ve mükemmel olduğu bir kere daha anlaşılmaktadır.

Gerçekten münafıklar, ateşin en alçak tabakasındadırlar. Onlara bir yardımcı bulamazsın. (Nisa Suresi, 145)

 

… Eğer şedde iki nun sayılsa, okunmayan hemzeler ve (ye) de sayılsa 1376 (1956-1957) ederek, bu zulümatlı nifakın (dinsizlik ve zulme dayalı, ikiyüzlü münafıkane sistemin) sukut mertebesine (susma, son bulma derecesine)… 

(Emirdağ Lahikası (1), Mektup no: 15)

Bediüzzaman Said Nursi, Emirdağ Lahikası adlı eserinde, Nisa Suresi’nin 145’inci ayetinin ebcedinin “1956 YILINA” işaret ettiğini ifade etmiştir. Bediüzzaman buradaki “bu zulümatlı nifakın sukut mertebesine” sözleriyle, 1956 YILININ DÜNYA ÇAPINDA İSLAM DÜNYASI VE MÜSLÜMANLAR AÇISINDAN BÜYÜK BİR ÖNEM TAŞIDIĞINI BELİRTMİŞTİR. Bediüzzaman’a göre, bu yıla kadar hüküm süren zulüm, dalalet ve nifak ortamı, 1956 yılından sonra tüm dünyada gerilemeye başlayacak ve Allah’ın izniyle son bulacaktır.

Bediüzzaman Said Nursi, Emirdağ Lahikası adlı eserinde, Nisa Suresi’nin 145’inci ayetinin ebcedinin 1956 YILINA işaret ettiğini ifade etmiştir. Bediüzzaman buradaki bu zulümatlı nifakın sukut mertebesinesözleriyle, 1956 YILININ DÜNYA ÇAPINDA İSLAM DÜNYASI VE MÜSLÜMANLAR AÇISINDAN BÜYÜK BİR ÖNEM TAŞIDIĞINI BELİRTMİŞTİR. Bediüzzaman’a göre, bu yıla kadar hüküm süren zulüm, dalalet ve nifak ortamı, 1956 yılından sonra tüm dünyada gerilemeye başlayacak ve Allah’ın izniyle son bulacaktır.

R0292

KURAN’DA “1956 YILININ” EBCEDİNİ VEREN BİR BAŞKA AYET İSE   AL-İ İMRAN SURESİ’NİN 81. AYETİDİR

 

Hani Allah peygamberlerden ‘kesin bir söz (misak)’ almıştı: “Andolsun size kitap ve hikmetten verip SONRA SİZE BERABERİNİZDEKİNİ DOĞRULAYAN BİR ELÇİ GELDİĞİNDE, ona kesin olarak iman edecek ve ona yardımda bulunacaksınız.” Demişti ki: “Bunu ikrar ettiniz ve bu ağır yükümü aldınız mı?” Onlar: “İkrar ettik” demişlerdi de “Öyleyse şahid olun, Ben de sizinle birlikte şahid olanlardanım.” demişti. (Al-i İmran Suresi, 81)
R0168Bu ayette geçen “… sonra size beraberinizdekini doğrulayan bir elçi geldi…” sözlerinin ebcedi “1956 YILINI” göstermektedir. NİTEKİM RİSALE-İ NURLAR’A UYGULANAN YASAĞIN KALDIRILMASI DA BU TARİHE DENK GELMEKTEDİR. 1956 yılı Risale-i Nur açısından çok önemli bir yıl olmuştur. Bu yıla kadar Risale-i Nur bulundurmak, okumak, dağıtmak yasaklanmış, Nur Risaleleri hakkında bin beş yüz kadar kamu davası açılmıştı. 1956 yılında ise, 8 yıldır Afyon’da süren dava sonuçlanmasıyla bu konuda verilen büyük hukuk mücadelesi de son bulmuş ve risalelerin hiçbir suç unsuru taşımayan imani eserler olduğu, mahkeme huzurunda karara bağlanmıştı. Afyon Mahkemesi, 1956’da Diyânet İşleri Riyaseti Müşavere Kurulu, bütün Risale-i Nur Külliyâtı’nı tek tek inceleyerek her bir Risale hakkında, olumlu ve yararlı Kur’anî bir tefsir olduğuna ilişkin bir rapor sunmuş, Nur Risaleleri’nin beraat ve iadesine karar vermiş ve böylece Risale-i Nurlar’ın yayınlanması serbest bırakılmıştı.

SAİD NURSİ’NİN ÖZELLİKLE DİKKAT ÇEKTİĞİ BU TARİHTE TÜRKİYE’DE VE DÜNYADA DA BÜYÜK OLAYLAR YAŞANMIŞTIR; BU DA 1956 YILININ ÖNEMİNİN VURGULANMASI AÇISINDAN ÇOK EHEMMİYETLİDİR

3 Ocak 1956

Sudan bağımsız bir cumhuriyet olduğunu ilan etti.

 



20 Mart 1956

Tunus, Fransa’dan bağımsızlığına kavuştu.

 



23 Mart 1956

Pakistan, dünyanın ilk İslami Cumhuriyeti oldu.

 



7 Nisan 1956

Fas bagımsızlıgını ilan etti.

 

5 Şubat 1956

Devlet Meteoroloji İşleri Umum Müdürlüğünden bildirildiğine göre MERİÇ VE TUNCA NEHİRLERİ DONMUŞTUR.

 



13 Şubat 1956

ANKARA’DA ÇIKAN YANGIN ŞİDDETLİ LODOS FIRTINASININ ETKİSİYLE genişlemiş, hükümet konağı, adliye, jandarma, postahane, askerlik şubesi ve ziraat bankası binaları tamamen yanmıştır.

 



Nisan 1956

Seyhan Nehri’nin su baskınları, Büyük Menderes, Gediz ve Ceyhan havzalarında ise taşkınlar meydana gelmiştir.

 



1956

ORTAOKULLARDA DİN DERSİ OKUTULMAYA başlanmıştır.