Kehf Suresi 83

Kuran'da Mehdi

Sana (Ey Muhammed,) Zu’l-Karneyn hakkında sorarlar. De ki: “Size, ondan ‘öğüt ve hatırlatma olarak’ (bazı bilgiler) vereceğim.
(Kehf Suresi, 83)

Ayetin başında geçen bu “öğüt ve hatırlatma” ifadesi son derece önemlidir. Çünkü tarih boyunca Hz. Zülkarneyn kıssası çeşitli yorumcularca çok farklı şekillerde yorumlanmıştır.

Ancak Allah Hz.Zülkarneyn kıssasının ilk ayetinde bu kıssanın aktarılmasının hikmetlerinden bazılarını bizlere açıkça bildirmektedir: Müminlere bir hatırlatma, öğüt verme ve hikmet bildirme…

Kehf Suresi’ndeki diğer kıssalarda olduğu gibi, Hz. Zülkarneyn kıssasında da müminlere İslam ahlakının örnekleri verilmekte, ibret alınacak olaylar aktarılmaktadır. Zülkarneyn kıssası Hz. Mehdi ve İslam ahlakının dünya hakimiyetine de çok sayıda işaret olan bir kıssadır. Müslümanların bu kıssayı okurken içinde bulunduğumuz ahir zamana yönelik işaretlere de de dikkat etmeleri önemlidir.

Elif, Lam, Ra. (Bu,) Ayetleri muhkem kılınmış, sonra hüküm ve hikmet sahibi ve herşeyden haberdar olan (Allah) tarafından birer birer (bölüm bölüm) açıklanmış bir Kitap’tır (ki:) (Hud Suresi, 1)

Bu durumda iman eden bir insanın yapması gereken, Kuran ayetlerini samimiyetle, ders ve ibret alma kastıyla okumaktır. Allah “Kuran ayetlerinin apaçık olduğunu” (Hac Suresi, 16) pek çok ayetinde bildirmiştir. Bu ayetlerden bazıları şöyledir:

Ramazan ayı… İnsanlar için hidayet olan ve doğru yolu ve (hak ile batılı birbirinden) ayıran apaçık belgeleri (kapsayan) Kur’an onda indirilmiştir… (Bakara Suresi, 185)

…Size Allah’tan bir nur ve apaçık bir Kitap geldi. Allah, rızasına uyanları bununla kurtuluş yollarına ulaştırır ve onları Kendi izniyle karanlıklardan nura çıkarır. Onları dosdoğru yola yöneltip-iletir. (Maide Suresi, 15-16)

ADNAN OKTAR: 83. Ayet “Sana (Ey Muhammed,) Zu’l-Karneyn hakkında sorarlar. De ki: “Size, ondan ‘öğüt ve hatırlatma olarak’ (bazı bilgiler) vereceğim.”

madde, new scientist

Şimdi, Müslümanlara öğüt de var ve hatırlatma da var. “Gerçekten, Biz ona yeryüzünde sapasağlam bir iktidar verdik”, dünya hakimiyeti verdik. Bu alenen Hz. Mehdi (as)’a bakan bir ayettir. Ebcedi 2017 tarihini veriyor. “Ve ona her şeyden bir yol (sebep)”; bir sultan, bir sebep verdik. “O da, bir yol tuttu. Sonunda Güneş’in battığı yere kadar ulaştı ve onu kara çamurlu bir gözede batmakta buldu”; kara çamurlu bir denizde, Güneş’i batmakta buldu…

Kara çamurlu, bütün televizyonlarda gördünüz simsiyahtı deniz. “Yanında bir kavim gördü.” Yani adeta, televizyondan görüyor, buradaki anlatım öyle. Bizzat giderek görmüş gibi değil. Oradan oraya, oradan oraya, sanki bir tuşa basıyor onu görüyor, bir tuşa basıyor onu görüyor gibi buradaki anlatım. Gezdi demiyor zaten ayette. “Dedi ki: “Kim zulmederse biz onu azaplandıracağız”. Kim azaplandırıyor? Melekler. Kim azaplandırıyor? Hz. Hızır (as). (Allah’ın vesile etmesiyle) “Sonra Rabbine döndürülür, O da onu görülmemiş bir azapla azaplandırır.” Bu ayetin ebcedi 2007 tarihini veriyor. “Kim iman eder ve salih amellerde bulunursa” yani ‘istenilen budur’ diyor Cenab-ı Allah. Yani iman etmesi ve samimi olması.“Onun için güzel bir karşılık vardır.” Dünyada ve ahirette bir kurtuluş vardır. “Ona buyruğumuzdan kolay olanını söyleyeceğiz.” Yani yobazlık bitecek. Kolay olan hakim olacak, yani dinde tahfif olacak, ferahlık olacak. (A9 TV, 30 Nisan 2011)