| Bir hadiste ‘Onun ismi benim ismim olacak, ahlakı benim ahlakım olacak…’ denilmektedir. (El-kavlu’l muhatasar fi alamet-il mehdiyy-il muntazar, Hadis no 34) |
ADNAN OKTAR: Resulullah (sav) ferman buyuruyor, “onun ismi benim ismim olacak” diyor. Ahmet Muhammed Mustafa olacak demiyor, “ismim olacak” diyor. “Ahlakı benim ahlakım olacak”; “Benim gibi hoşsohbet, şakacı, sevecen ve merhametli olacak.” İsmi benim ismim olacak diyor, müsavidir diyor. Tam benzer ismimiz diyor. Birebir, tam benzer diyor, ama söylemiyor. Söylerdi; “Ahmet Muhammed Mustafa” derdi, demiyor. “Babasının adı babamın adına benzer, adı adıma benzer” diyor. Bu nedir? Ben-i Adnan. Çünkü Peygamberimiz (sav)’in soyadı Adnan’dır. Bunu kim söylüyor? Hz. Ali, KerremAllahu Vecheh. Dedem söylüyor. “Mustafa Adnan Peygamber” diyor. Soyadıyla söylüyor Peygamberimiz (sav)’e hitap ederken. Adı Mustafa, soyadı Adnan diyor. Mustafa Adnan Peygamber. Dolayısıyla Resulullah (sav) şu an olsaydı biz ne diyecektik? Muhterem Adnan diyecektik. Muhterem Adnan Efendi Hazretleri diyecektik. İsmi o. Babası olsaydı ne diyecektik? Muhterem Adnan Efendi Hazretleri diyecektik. Annesine ne diyecektik? Muhtereme Adnan annemiz diyecektik. Çünkü mesela, Süleyman Demirel’in hanımına da Bayan Demirel deniyor. Bayan Erdoğan deniyor. Erdoğan soyadı, (Adnan) Peygamberimiz (sav)’in soyadıdır. Dolayısıyla babasının adı da babasının adına denklik olmuş oluyor. Çünkü aynı soyadı, Adnan. Diyecekler ki “Hocam artık bu kadar olur, alenen ilan ediyorsun falan gibi…” Yok. Ben hadisi anlatıyorum, doğrusunu söylüyorum, biz öyle şeylerden çekinmeyiz. Kim ne derse desin.
