HZ. MEHDİ (AS)’I İNSANLARA TANITACAK OLAN ŞEMAİLİ ŞERİFİ

Ahir Zamana Ait Yeni Bilgiler

İslam dünyası yüzyıllardır, insanların hidayetine vesile olacak, İslam ahlakını yeniden ihya edecek, İslam aleminin üzerindeki karanlıkları dağıtarak Müslümanları bir araya getirecek olan Hz. Mehdi (a.s.)’ı bekliyor. Peygamberimiz Efendimiz (sav) hadisleriyle tüm Müslüman alemine Hz. Mehdi (a.s.)’ın gelişini müjdeledi. Ve Hz. Mehdi (a.s.)’ın çıkış alameti olan pek çok önemli hadiseyi ayrıntılarıyla haber verdi. Ve bu alametlerin neredeyse tamamı geçtiğimiz birkaç onyıl içinde ardı ardına gerçekleşti. Şimdi tüm Müslümanların 1400 yıldır beklediği bu mübarek insanı karşılamaya hazırlanıyor.

Hadislerin işaretlerine göre Hz. Mehdi (a.s.)’ın ortaya çıkışı bu yüzyılda gerçekleşecek. Tüm Müslüman alemi, asırlardır beklenen bu büyük müjdenin gerçekleşmesinin; Hz. Mehdi (a.s.)’ın, içerisinde bulunduğumuz dönemde ortaya çıkacak olmasının heyecanını yaşıyor.

İnsanlar henüz Hz. Mehdi (a.s.)’ı, “Hz. Mehdi (a.s.)” sıfatıyla tanımıyorlar. Ama Hz. Mehdi (a.s.) faaliyetlerini sürdürüyor. Ve yine hadislerin işaretlerine göre, İslam dünyası birkaç on yıl içerisinde Hz. Mehdi (a.s.)’ı bizzat tanımakla da şereflenecek.

İçerisinde bulunduğumuz bu yüzyıl, Hz. Mehdi (a.s.) yüzyılı. Tüm Müslümanlar Hz. Mehdi (a.s.)’ın gelişinin bu kadar yaklaşmış olmasının heyecanını yaşıyor.

Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde, Hz. Mehdi (a.s.)’ın ahlakı, hayatı ve yapacağı faaliyetler kadar, fiziksel özellikleri hakkında da, inanılmaz derecede ayrıntılı tarifler yer almaktadır. Peygamberimiz (sav)’in, kendisinden sonraki asırlarda gerçekleşecek olaylar ya da kişiler hakkında, bu kadar çok ve detaylı bilgi verdiği başka hiçbir şahıs yoktur.

Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde, Hz. Mehdi (a.s.)’ı tanıtan fiziksel özelliklerin her biri için, ayrı ayrı detay bildirilmiş, her biri için ayrı tanımlayıcı ifadeler kullanılmıştır.

Kimisi için BEN, kimisi için İZ, kimisi için İŞARET denmiş, kimisi için MÜHÜRya da NİŞAN, kimisi için YAPRAK, kimisi için İNCİ ya da YILDIZ benzetmesi yapılmıştır.

Bunların yanı sıra, Hz. Mehdi (a.s.)’ın cildinin, saçının ve sakalının rengi, endamı, boyu, vücut yapısının tüm detayları, yüzünün genel hatları, başının ve alnının şekli, burnunun, kaşlarının, dişlerinin nitelikleri gibi tanıtıcı vasıfları da çok ayrıntılı olarak tarif edilmiştir.

Haber verilen tüm bu bilgiler topluca değerlendirildiğinde, bu özelliklerin herhangi bir insanda tevafuk olarak biraraya gelmiş olamayacağı açıkça anlaşılmaktadır.

Rabbimiz Hz. Mehdi (a.s.)’ı tüm dünyaya açıkça tanıtmak için bu kadar çok detay bildirmiştir.

Bu durum, Müslümanların Hz. Mehdi (a.s.)’ı doğru şekilde tanıyıp teşhis edebilmelerinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır.

Hz. Mehdi (a.s.) ile karşılaşıldığında, inşaAllah tüm Müslümanlar hadislerde Hz. Mehdi (a.s.)’ın fiziksel özellikleriyle ilgili verilen tüm bu hayret verici detaylı tariflerin doğruluğunu bizzat göreceklerdir.

Ayrıca bu mubarek şahsın hayatının her aşamasının, yaptığı her faaliyetin, karşılaştığı her olayın ve tüm bunlar karşısında gösterdiği üstün ahlakın, Peygamberimiz (sav)’in 1400 yıl önce haber verdiği bilgilerle birebir mutabık olduğunu hayretle izleyeceklerdir.

Ve tüm bunların sonucunda da inşaAllah, Hz. Mehdi (a.s.)’ın kimliğini teşhis edebilecek, onun yüzyıllardır büyük bir hasret, özlem ve sevgi ile beklenen “Hz. Mehdi (a.s.)” olduğuna hüsn-ü zan edeceklerdir.

İSLAM DÜNYASI, HZ. MEHDİ (A.S.)’I NASIL TANIYACAK?

 

Kuşkusuz ki Hz. Mehdi (a.s.)’ın tanınabilmesinde, Müslümanların en önemli yol göstericilerinden biri, Peygamberimiz (sav)’in hadisleridir.

Resulullah Efendimiz (sav), Allah’ın lütfuyla, Hz. Mehdi (a.s.)’ı, sanki görmüş ve tanıyormuş, tüm hayatına şahit olmuş gibi çok mükemmel tariflerle insanlara tanıtmıştır.

Peygamberimiz (sav)’in Hz. Mehdi (as) hakkındaki tasvirleri o kadar detaylı ve açıktır ki, Hz. Mehdi (as) ortaya çıktığında, kendisini görenler, Allah’ın izniyle onu bu alametlerinden hemen tanıyabileceklerdir.

Kuran’da, Kitap Ehli’nin de kendilerine elçi olarak  gönderilen Peygamber Efendimiz (sav)’i “çocuklarını tanır gibi” tanıyacakları şöyle bildirilmiştir:

Kendilerine kitap verdiklerimiz, ONU (PEYGAMBERİ), ÇOCUKLARINI TANIR GİBİ TANIRLAR. Buna rağmen içlerinden bir bölümü, bildikleri halde gerçeği gizlerler. (Bakara Suresi, 146)

 

Bu ayet bir yönüyle, Hz. Mehdi (as)’ın da, hadislerde bildirilen bu detaylar dikkate alındığında kolaylıkla tanınabileceğine işaret etmektedir.

54abmf

 

I. BÖLÜM

 

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN DOĞUMU

 

HZ. MEHDİ (A.S.) TÜRKİYE’DEN ÇIKACAKTIR

Peygamberimiz (sav)’in bir hadisinde Hz. Mehdi (a.s.)’ın Türkiye’den çıkacağı ve mücadelesinin sonuna kadar da buradan ayrılmayacağı bildirilmiştir:

“HZ. MEHDÎ (A.S.) RUM’DAN, TÜRKLERDEN (çünkü, eskiden Türkiye’ye “Diyar-ı Rum” deniliyordu.) AYRILMAYACAKTIR.” (İş’afü’r-Rağıbîn’den naklen Tılsımlar Mecmuası, Bediüzzaman Said Nursi, s. 212)

HZ. MEHDİ (A.S.) BÜYÜK BİR ŞEHİRDE DOĞACAKTIR

Bir başka hadiste ise Hz. Mehdi (a.s.)’ın büyük bir şehirden çıkacağı haber verilmiştir:

Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Hz. Mehdi (a.s.), MEDİNE’DEN (BÜYÜK BİR ŞEHİRDEN) çıkacak ve Mekke’ye gelecek…” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar)

“Medine” kelimesinin sözlük anlamı “büyük şehir”dir. Dolayısıyla Peygamberimiz (s.a.v.)’in bildirdiğine göre Hz. Mehdi (a.s.), medinede yani büyük bir şehirde doğacaktır.

HZ. MEHDİ (A.S.) “KARA KÖYÜ”NDEN ÇIKACAKTIR

Peygamberimiz (s.a.v.)’den rivayet edilen diğer bir hadiste de Hz. Mehdi (a.s.)’ın doğum yeri olarak “Kara” denilen bir bölgeye de işaret edilmiştir:

“MEHDİ (A.S.)’IN KARA KÖYÜNDEN ÇIKACAĞI SÖYLENMİŞTİR.”(Mustafa Reşit Filizi, Risalet-ül Huruc ül Mehdi, s. 69)

HZ. MEHDİ (A.S.)’NİN DOĞUMU EVDE OLACAKTIR

Hadislerde ayrıca Hz. Mehdi (a.s.)’ın doğumunun gizli olacağı; yani doğumunun evde gerçekleşeceği de bildirilmiştir:

İmam Zeyn-ul Abidin aleyhi’s-selâm şöyle buyurmuştur: “Bizim Kaim’imiz (Hz. Mehdi (a.s.)) ile Allah’ın resulleri arasında bir takım benzerlikler vardır. Nuh (a.s.), İbrahim (a.s.), Musa (a.s.), İsa (a.s.), Eyyub (a.s.) ve Muhammed (sav) peygamberlerin her biri ile bir benzerliği vardır… İBRAHİM (a.s.) İLE, DOĞUMUNUN GİZLİ OLMASI (DOĞUMUNUN EVDE OLMASINDA) …benzerliği vardır.” (Kemal’ud-Din s. 322, 31. babin 3. hadis)

Hz. Ali b. Hüseyin Zeynel Abidin (a.s.) şöyle buyurur: “KÂİM’İMİZİN (HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) DOĞUMU İNSANLARA GİZLİ KALACAKTIR…”
(Bihar-ül Envar, c. 51, s. 135)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN İSMİ

 

“HZ. MEHDİ (A.S.)’IN İSMİ, PEYGAMBERİMİZ (SAV)’İN İSMİNE UYGUN OLACAK”, AMA “PEYGAMBERİMİZ (SAV)’İN İSMİNİN AYNISI OLMAYACAKTIR”

Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde Hz. Mehdi (a.s.)’ın isminin Peygamberimiz (sav)’in ismine, Hz. Mehdi (a.s.)’ın babasının adının da, Peygamberimiz (sav)’in babasının adına uygun olacağı belirtilmiştir.

Ebu Davud ile Tırmızi’nin İbni Mesut (r.a.) dan nakil ettiklerine göre, Allah’ın Resulü (sav) şöyle buyurmuştur: “Onun (Hz. Mehdi (a.s.)’ın) ismi ismime, babasının ismi de babamın ismine muvafık (uygun) olacaktır…”1 

Ebu Hureyre (r.a.)’dan rivayete göre, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

“Dünya hayatından sadece bir gün kalmış olsa bile, benim Ehl-i Beyt’imden ismi ismime uygun olan bir kişi (Hz. Mehdi (a.s.)) gelinceye kadar Allah (c.c.) o günü muhakkak uzatır.” -Ahmed b. Hanbel “Müsned” inde tahric etmiştir.-

Abdullah b. Ömer (r.a.)’dan rivayete göre;

Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Benim Ehl-i Beyt’imden ismi, ismime uygun olan bir kişi (Hz. Mehdi (a.s.)) bütün Araplar üzerine hakimiyet kuruncuya kadar dünya (yok olup) gitmez.”

Başka bir rivayete göre, şöyle buyurmuştur:

“Dünya hayatından sadece bir gün kalmış olsa bile, benim Ehl-i Beyt’imden ismi ismime uygun olan bir kişi (Hz. Mehdi (a.s.)) gönderinceye kadar Allah (c.c.) o günü muhakkak uzatır. O, daha önce zulüm ve eziyet ile doldurulmuş olan dünyayı hak ve adaletle dolduracaktır.” -Tirmizi, Ebu Davud, Nesai, Beyhaki ve Ebu Amr Ed-Dâni tahric etmişlerdir.-

Yine Abdullah b. Ömer (r.a.)’dan başka bir rivayete göre şöyle buyurmuştur:

Benim Ehl-i Beyt’imden ismi ismime uygun olan bir kişi (Hz. Mehdi (a.s.)) (yeryüzünde) hakimiyet kuruncuya kadar dünya (yok olup) gitmez. O, daha önce zulum ve eziyet ile doldurulmuş olan dünyayı hak ve adaletle dolduracaktır.” -Ebu’l Kasım Taberâni “El- Mu’cemu’s-sagir” eserinde tahric etmiştir. Ayrıca, Tirmizi “ El-Cami” eserinde ve Ebu Davud da “Sünen” adlı eserinde yaklaşık olarak aynı manaya gelen fakat bazı lafızların yerleri değişik şekilde tahric etmişlerdir.

Hadislerde özellikle dikkat çekilen, bu isimlerin birbirlerine “uygun” düşecek olmasıdır. Yani Hz. Mehdi (a.s.) doğrudan “Ahmed ya da Muhammed” babası da “Abdullah” ismiyle beklenmemelidir. (Doğrusunu Allah bilir)

Ahmet Muhammed Hz. Mehdi (a.s.) ismi, Peygamber Efendimiz (sav)’in  Ahir Zaman’da gelecek şahsa verdiği isimdir. Bu ismi ona Resulullah (sav) takmıştır. Yani doğumundan ismi “Ahmet Muhammed Mehdi” olmayacaktır. Bu Allah tarafından ona verilen isimdir. Zaten Peygamberimiz (sav) de hadislerinde “Adı adıma uygun düşer” demektedir, “aynısıdır” dememektedir. Aynı şekilde “Babasının adı da benim babamın adına uygun düşer” demektedir. Burada bir işaret, bir sır vardır. 

Allah dilediği kişiyi kaderde seçmiş ve onu “Ahmet Muhammed Mehdi” olarak adlandırmıştır. Bir kimsenin doğuştan bu isimle adlandırılması ya da adlandırılmaması bu durumu engelleyemeyecektir.

_________________

1 Kıyamet Alametleri, Genişletilmiş 9. baskı, s.159-160)

PEYGAMBERİMİZ (SAV), HZ. MEHDİ (A.S.)’IN ADINI GİZLEMİŞTİR

Cabir, Ebu Cafer’den naklediyor, “Ömer, iman edenlerin Prensine (Hz. Ali’ye) Mehdi hakkında sorunca şöyle dedi: Ya İbn Ebu Talib (Hz. Ali) bana Mehdi’yi anlat. Adı nedir?” İman edenlerin Prensi (Hz. Ali) dedi ki: “Benim sevgili ve yakın dostum (Peygamberimiz (s.a.v.)) dedi ki, YÜCE ALLAH ONU ORTAYA ÇIKARANA KADAR ONUN (HZ. MEHDİ (A.S.)’IN ADINI KİMSEYE SÖYLEMEMEM İÇİN BENDEN SÖZ ALDI. ONUN (HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) ADI, YÜCE ALLAH’IN ELÇİSİNE EMANET ETTİĞİ BİLGİLERDEN BİRİDİR. (İkmal al Din) (Gaybet, Allame Muhammed Bakır El-Meclisi, Ansariyan Yayınları, İran, 2007)

Hz. Ali (r.a.), Peygamberimiz (s.a.v.)’den, Hz Mehdi (a.s.)’ın adını kendisine söylemesini istemiştir. Ancak Peygamberimiz (s.a.v.), Allah’ın takdir ettiği vakit gelene kadar Hz. Mehdi (a.s.)’ın adının gizli kalacağını, bunun Allah’ın kendisine bildirdiği özel bir bilgi olduğunu belirtmiştir. Buradan da, Hz. Mehdi (a.s.)’ın isminin, zamanı gelene kadar bir sır olacağı yani insanlar tarafından adının bilinemeyeceği anlaşılmaktadır. Yani Hz. Mehdi (a.s.)’ın adı Peygamberimiz (s.a.v.)’in adları olan “Ahmet, Mustafa ya da Hz. Muhammed (sav)” isimlerinden biri olmayacaktır. Hz. Mehdi (a.s.)’ın adı, ancak ortaya çıkacağı yıllarda insanlar tarafından bilinebilecektir.

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN SOYU

 

HZ. MEHDİ (A.S.), PEYGAMBER EFENDİMİZ (SAV)’İN SOYUNDANDIR

Bütün peygamberler birbirlerinin soyundandır.

Hz. Mehdi (a.s.) da, hadislerde belirtildiği gibi bu soydan gelmektedir.

Halk arasında Peygamberimiz (sav)’in soyundan gelen kimselere “Seyyid”denmektedir.

Peygamberimiz (sav), Hz. Mehdi (a.s.)’ın kendi  soyundan geldiğini yani seyyid olduğunu hadislerinde şöyle bildirmiştir:

“Kıyametin kopması için zamanda sadece bir günden başka vakit kalmamış da olsa Allah (c.c.) benim EHL-İ BEYTİMDEN (SOYUMDAN) BİR ZATI (HZ. MEHDİ (A.S.)’I) gönderecek.” (Sünen-i Ebu Davud, 5/92)

“BENİM EHL-İ BEYTİMDEN (SOYUMDAN) BİR ŞAHIS (HZ. MEHDİ (A.S.))bütün dünyaya hakim oluncaya kadar günler ve geceler gitmez.” (En-Necmu’s Sakıb, Ukayli)

“Hz. Mehdi (a.s.) ile müjdelenin.  O (HZ. MEHDİ (A.S.), KUREYŞ’TEN VE EHL-İ BEYTİMDEN (SOYUMDAN) BİR KİŞİDİR.” (Kitab-ul Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 13)

MEHDİ (A.S.), BENİM ÇOCUKLARIMDAN BİRİDİR. Yüzü gökyüzünde parlayan yıldız gibidir.” (Ali b. Sultan Muhammed el-Kari el-Hanefi’nin “Risaletül Meşreb elverdi fi mezhebil Mehdi”)

Kuran’da tüm peygamberlerin ve elçilerin birbirlerinin soyundan geldikleri şöyle haber verilmiştir:

Gerçek şu ki, Allah, Adem’i, Nuh’u, İbrahim ailesini ve İmran ailesini alemler üzerine seçti; ONLAR BİRBİRLERİNDEN (TÜREME TEK) BİR ZÜRRİYETTİR. Allah işitendir, bilendir. (Ali İmran Suresi, 33-34)

“Rabbimiz, ikimizi sana teslim olmuş (Müslümanlar) kıl ve SOYUMUZDAN SANA TESLİM OLMUŞ (MÜSLÜMAN) BİR ÜMMET (VER). Bize ibadet yöntemlerini (yer veya ilkelerini) göster ve tevbemizi kabul et. Şüphesiz, Sen tevbeleri kabul eden ve esirgeyensin.” (Bakara Suresi, 128)

BABALARINDAN, SOYLARINDAN VE KARDEŞLERİNDEN, KİMİNİ (BUNLARA KATTIK); ONLARI DA SEÇTİK VE DOSDOĞRU YOLA YÖNELTİP-İLETTİK. (Enam Suresi, 87)

 

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN TANITICI BİR ÖZELLİĞİ DE, PEYGAMBERİMİZ (SAV)’İN TORUNU HZ. HASAN’IN SOYUNDAN GELMESİDİR

Peygamber Efendimiz (sav)’in, kızı Hz. Fatma (ra)’dan olan torunu Hz. Hasan (ra) soyundan gelen kişilere İslam kültüründe “Seyyid” adı verilmektedir. Önceleri, Hz. Muhammed (sav)’in diğer torunu olan Hz. Hüseyin (ra)’ın soyundan olan şahıslar da seyyid olarak nitelendirilmekteydi. Ancak daha sonra, bu kişiler “şerif” olarak adlandırılmaya başlanmıştır.

Peygamberimiz (sav) hadislerinde, Müslümanların Hz. Mehdi (a.s.)’ı doğru şekilde tanıyabilmeleri için, Hz. Mehdi (a.s.)’ın “kesin ve ayırtedici bazı özelliklerini” bildirmiştir. Bunlardan biri de “Hz. Mehdi (a.s.)’ın Hz. Hasan (ra)’ın soyundan gelen bir kimse” olacağıdır.

Hadislerde ve bu hadisleri aktaran İslam alimlerinin eserlerinde, Hz. Mehdi (a.s.)’ın hem seyyid olduğu hem de Hz. Hasan’ın neslinden olacağıyla ilgili çok detaylı bilgiler verilmiştir. Bu hadislerden bazıları şöyledir:

HZ. MEHDİ (A.S.), FATİMA’NIN EVLATLARINDANDIR VE HASAN’IN SOYUNDANDIR. (Ebu Davud, Hz. Mehdi, 1)

Abdül Gafir Farisi Mecma-il Garaib kitabında ve İbni Cevzi Fi’l Garibil Hadis’de ve İbnül Esir’de Nhaye’de tahric ettiler, Hz. Ali Hadisi hakkında dediler ki:

HZ. MEHDİ (A.S.), HZ. HASAN’IN SOYUNDANDIR. (Ali Bin Hüsamettin El Muttaki, Celaleddin Suyuti’nin Tasnifinden Hadisler – Ahir Zaman Mehdi’sinin Alametleri, s. 22)

Tamman, Fevaid isimli eserinde ve İbni Asakir, Abdullah b. Amr’dan tahric ettiler. Buyurdu ki: HASAN’IN EVLADINDAN BİRİSİ (HZ. MEHDİ (A.S.))doğu tarafından çıkacak, eğer O’na dağlar bile karşı gelse, onları ezecek, ve kendisine o dağlarda yollar edinecektir. (Ali Bin Hüsamettin El Muttaki, Celaleddin Suyuti’nin Tasnifinden Hadisler – Ahir Zaman Mehdi’sinin Alametleri, s. 22)

Hz. Ali’den bize ulaşan bir başka hadise göre, bir gün o, oğlu Hz. Hasan’a bakmış ve: “Nebi SallAllahu Aleyhi Vesellem’in isimlendirdiği gibi, mutlaka benim bu oğlum Seyyiddir (Beyefendi, Halim Selim, zarif ve centilmendir.) Yakında ONUN (HZ. HASAN’IN) SOYUNDAN, Nebinizin (sav) adıyla adlandırılan bir kimse (HZ. MEHDİ (A.S.)) çıkacak, ahlakında ona (Hz. Peygamber (sav)’e) benzeyecek…” buyurmuştur. (Tac V, 363)

54abmf

 

II. BÖLÜM

 

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN YAŞI

 

HZ. MEHDİ (A.S.) 30-40 YAŞLARI ARASINDA FAALİYETLERİNE BAŞLAYACAKTIR

Peygamberimiz (sav) hadislerinde, Hz. Mehdi (a.s.)’ın henüz insanlar tarafından tanınmadığı, ancak İslam ahlakının dünya hakimiyetine yönelik faaliyetlerine başlayacağı yıllara dikkat çekmiştir. Bu dönemde 30-40 yaşlarında olacağı belirtilen Hz. Mehdi (a.s.), faaliyetleriyle birlikte insanlar arasında dikkat çekecek, bu yıllarda insanlar onun çalışmalarını görüp izleyeceklerdir. Ancak Hz. Mehdi (a.s.) olduğu bu süre içerisinde bilinmeyecek, bu gerçeğin anlaşılması çok daha ileriki yıllarda gerçekleşecektir.

Hadislerde Hz. Mehdi (a.s.)’ın yaşı ile ilgili bu bilgiler şöyle aktarılmıştır:

(HZ. MEHDİ (A.S.)) YAŞI 30 İLE 40 ARASINDA olduğu halde gönderilecektir… HZ. MEHDİ  (A.S.) benim evlatlarımdandır. 40 YAŞLARINDADIR.” (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 41)

HZ. MEHDİ (A.S.) benim neslimdendir. O 40 YAŞINDADIR. Sanki yüzü parlak bir yıldızdır…” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdisi “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

O (HZ. MEHDİ (A.S.)) GENÇ BİR ADAMDIR.” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

HZ. MEHDİ (A.S.) İNSANLAR TARAFINDAN TANINDIĞI YILLARDA DA “İLERİ YAŞLARDA OLMASINA RAĞMEN, ÇOK GENÇ GÖRÜNÜMLÜ” OLACAKTIR

Ahir zamanı yaşadığımız günlerde birçok insanın genç yaşlarında fiziksel görünümlerindeki hızlı çöküşü dikkati çekmektedir. Çoğu genç insanın cildi erkenden buruşmakta, gözlerinin etrafında çizgiler süratle artmakta ve yaşlılık alametleri hızla belirmektedir. Hz. Mehdi (as)’ın yaşı da, geçen zaman ile birlikte, herkes gibi ilerleyecektir. Fakat Allah Hz. Mehdi (a.s.)’ın bedenini yaşlanmanın tüm etkilerinden koruyacak ve Hz. Mehdi (as)’ın görüntüsündeki gençliği muhafaza edecektir. Bu nedenle Hz. Mehdi (a.s.) ileri yaşlarında da 40 yaş civarında görünecektir. Dolayısıyla bu da yine, Hz. Mehdi (as)’ın ayırd edici özelliklerinden biri olacaktır. İnsanlar Hz. Mehdi (a.s.)’ı, ilerleyen yaşına rağmen, olağanüstü genç göstermesi ve güzelliğini muhafaza etmesinden de tanıyacaklardır.

Peygamberimiz (sav)’in hadisinde Hz. Mehdi (a.s.)’ın bu özelliği şöyle bildirilmiştir:

Ve onun (HZ. MEHDİ (AS)’IN) İŞARETLERİNDEN BİRİ DE GÜNLERİN VE GECELERİN GEÇMESİ İLE YAŞLANMAMASIDIR. (Muntekab-ül Esar, Lütfullah Gülpaygani, s. 285)

Hz. Rıza (a.s) Rayyan b. Saltı’ın Sen Sahib-ul Emr misin? sorusuna şöyle cevap verdi: Evet ben de Sahib-ul Emrim (emir sahibiyim), Ama yeryüzünü adaletle dolduracak olan Sahib-ul Emr ben değilim. Ben de gördüğün bu güçsüzlük ve zayıflığa rağmen nasıl olur da o Sahib-ul Emr olabilirim? VA’DEDİLMİŞ KAİM (HZ. MEHDİ (A.S.)) İLERİ YAŞLARDA, AMA GENÇ BİR SURETTE ZUHUR EDECEKTİR. (Bihar-ul Envar, c. 52, s. 32; İsbat-ul Hudat, c. 6, s. 19)

(HZ. MEHDİ (A.S.)) UZUN ÖMÜRLÜ VE GENÇ YÜZLÜDÜR. ONU GÖREN 40 YAŞ CİVARINDA BİR ERKEK DİYE DÜŞÜNÜR VE BİR İŞARETİ DE ALLAH’IN EMRİ GELİNCEYE KADAR YAŞLANMAYACAĞIDIR. (Kemalüddin, s. 625 ve Müntehabül Ezhar, cilt 2, s. 284)

Ebu Said’den: Hasan b. Ali aleyhi’s-selâm … şöyle buyurdu: “… ONUN (HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) GAYBETİNDE ALLAH ONUN ÖMRÜNÜ UZATACAK, SONRA KENDİ KUDRETİ İLE ONU KIRK YAŞINDAN DAHA GENÇ GÖRÜNÜMLÜ OLARAK AŞİKÂR EDECEKTİR ve bu, Allah’ın her şeye Kadir olduğunun bilinmesi içindir.” (Kemal-ud Din, c. 1, s. 315)

54abmf
III. BÖLÜM

HZ. MEHDİ (AS)’IN GENEL GÖRÜNÜMÜ:

 

HZ. MEHDİ (A.S.), PEYGAMBERİMİZ (SAV) GİBİ ORTA BOYLUDUR

Şemail-i Şerif’inin aktarıldığı rivayetlerde Peygamberimiz (sav)’in orta boylu olduğu bildirilmiştir:

Enes B. Malik rivayetlerde buyurdu ki: “RESULULLAH (SAV) ORTA BOYLU İDİ.” (Tirmizi, Şemail-i Şerif, s. 15)

Hz. Mehdi (a.s.) de, aynı Peygamberimiz (sav) gibi orta boylu bir kimse olacaktır:

“HZ. MEHDİ (AS), ORTA BOYLU OLACAKTIR.” (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 41)

Ebu Abdullah Nuaym b. Hammad’ın, Ebu Cafer b. Muhammed b. Ali El-Bakır’dan rivayetine göre, Hz. Ali’ye Hz. Mehdi (as)’ın vasıflarından soruldu, o da şu cevabı verdi: “O (HZ. MEHDİ (AS)), ORTA BOYLU ve güzel yüzlü BİR GENÇTİR…” (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)

“… O (HZ. MEHDİ (A.S.)), ORTA BOYLU ERLERDENDİR…” (Muhyiddin İbnü’l-Arabi, El-Cevabü’l-Müstakim amma Seele anhü et-Türmizi el-Hakim, Bayezid, no: 3750, 242b yaprağı)

“…O (HZ. MEHDİ (AS)), ORTA BOYLU, güzel yüzlü, güzel saçlıdır…” (Ahbar-ud Duvel, s. 117 – Hicri 1382 basımı)

HZ. MEHDİ (A.S.) ÇOK HEYBETLİ VE GENİŞ YAPILIDIR

Hadislerde Hz. Mehdi (a.s.)’ın heybetli, geniş yapılı ve dikkat çekici bir görünümü olduğu haber verilmektedir:

O (HZ. MEHDİ (A.S.)) açık (geniş) alınlı… HEYBETLİ BİR ŞAHISTIR.” (İkdud dürer)

Haris bin Muğayre-i Nasrı der ki: İmam Caferi Sadık aleyhisselam’a, “İMAM (HZ. MEHDİ (A.S.)) NE İLE TANINIR?” diye arzedince şöyle buyurdu: HEYBET VE VAKAR İLE…(Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani, s. 283)

… Ebu’l Carud der ki: İmam Muhammed Bakır aleyhisselam’a: “… İMAM (HZ. MEHDİ (A.S.)) NE İLE TANINIR?” DİYE ARZEDİNCE ŞÖYLE BUYURDU:

“HİDAYET VE HEYBETİ İLE VE ALİ MUHAMMED’İN, ONUN (HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) FAZİLETLERİNİ İKRARI İLE.” (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani, s. 284)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN GÖRÜNÜMÜ “BEN-İ İSRAİL” GİBİDİR

Peygamberimiz (sav) hadislerinde, Hz. Mehdi (a.s.)’ın görünümünün İsrailoğulları’na benzeyeceğini bildirmiştir. Hadislerde kullanılan “Ben-i İsrail ricali” tanımı, Hz. Mehdi (a.s.)’ın “güçlü ve heybetli” bir yapısı olacağını ifade etmektedir:

HZ. MEHDİ (AS)’IN BOYU, POSU SANKİ BEN-İ İSRAİL RİCALİNDEDİR.(Ahmet İbn-i Hacer-i Mekki (Heytemi), Beklenen Mehdi’nin Alametleri, El-Kavlu-l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 29)

(HZ. MEHDİ (AS)’IN) CİSMİ, İSRAİL CİSMİDİR. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 24)

HZ. MEHDİ (AS) SANKİ BEN-İ İSRAİL’DEN BİR ADAMDIR. (Tavrı onlara benzer yani heybetli ve acar (heybetli)) (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 23 ve s. 30)

HZ. MEHDİ (A.S.) benim torunlarımdandır… VÜCUDU İSRAİLOĞULLARI’NA BENZER…”[El-Beyan fi Ahbari Sahib-üz Zaman]

(DIŞ GÖRÜNÜŞÜ) SANKİ İSRAİLOĞULLARINDAN BİR ADAMA BENZEMEKTEDİR. (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN BEDENİ İSRAİLİ’DİR. HZ. MEHDİ (A.S.), SANKİ BENİ İSRAİL RİCALİNDENDİR. (Beni İsrail vücut yapısı geniş ve heybetlidir.)” (Ahmet İbn-i Hacer-i Mekki (Heytemi), Beklenen Mehdi’nin Alametleri, El-Kavlu-l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 36)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN TÜM BEDENİ GENİŞTİR

Peygamberimiz (sav)’in Hz. Mehdi (a.s.) ile ilgili olarak bildirdiği özelliklerden biri de, Hz. Mehdi (a.s.)’ın aynı Peygamberimiz (sav) gibi tüm vücudunun geniş yapılı yani heybetli olmasıdır:

İRİ GÖVDELİ… “(Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN KARNI GENİŞTİR 

Hadislerde, tüm vücudunun son derece heybetli ve geniş yapılı olduğu bildirilen Hz. Mehdi (a.s.)’ın karnı da, vücuduyla orantılı olarak geniş olacaktır:

 “… (HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) KARNI BÜYÜKTÜR…” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar, s.13”)

Yahya bin Nufal’den, hatta Musa bin Cafer (as) ikindi namazından sonra ellerini kaldırır ve dua eder, ona kimin için dua ettiğini soruyorum. O şöyle der: Muhammed (sav) ailesinden El-Mehdi için ve devam etti: “GENİŞ KARINLIDIR,… BACAKLARI ÇOK ENERJİKTİR, OMUZLARI GENİŞTİR…” (Bihar’ul  Envar, 86-81)

Bir başka hadiste Hazreti Ali (as) tekrar İMAM MEHDİ (AS)’den şu sözlerle bahseder: “Geniş alınlıdır… AÇIK VE GENİŞ KARINLIDIR, uylukları geniştir…”[Yenabi-ül Mevedde, s. 423]

Ebu Cafer, İmam Muhammed Bekir (as) Hazretleri cetleri yoluyla, Ehli Beytin lideri, Hazretleri, Müminlerin Emiri (as)’in minberden söylediklerini nakletmiştir, “AHİR ZAMANDA SOYUMDAN BİR KİŞİ (HZ. MEHDİ (A.S.)) ÇIKACAK, … AÇIK VE GENİŞ KARINLI OLACAK, uyluk kemikleri geniş ve büyük, belirgin olacak…”(İmam Mehdi’nin Hayatı, Allame Bakır  Şerif el- Kureyşi)

Humran bin A’yân der ki: İmam Muhammed Bâkır aleyhisselam’a: “… SENİN SAHİBİN HZ. MEHDİ (A.S.) GENİŞ KARINLIDIR…” (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani s. 253)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN OMUZLARI GENİŞTİR

Bir başka hadiste de, tüm vücudu geniş yapılı ve heybetli olan Hz. Mehdi (a.s.)’ın, yine bu görünümüyle orantılı olarak geniş omuzlu olduğuna dikkat çekilmiştir:

Yahya bin Nufal’den, hatta Musa bin Cafer (as) ikindi namazından sonra ellerini kaldırır ve dua eder, ona kimin için dua ettiğini soruyorum. O şöyle der: Muhammed (sav) ailesinden El-Mehdi için ve devam etti: “… OMUZLARI GENİŞTİR… “(Bihar’ul  Envar, 86-81)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN UYLUKLARI GENİŞ VE ARASI AÇIKTIR 

Hz. Mehdi (as)’ın karnı geniş olacağı için uylukları da doğal olarak geniş olacaktır.

Bir hadiste Hazreti Ali (as) Hz. Mehdi (as)’dan şu sözlerle bahseder: “(HZ. MEHDİ (A.S.)) Geniş alınlıdır… Açık ve geniş karınlıdır, UYLUKLARI GENİŞTİR, …”[Yenabi-ül Mevedde, s. 423]

“(HZ. MEHDİ (AS))’IN, …İKİ UYLUK ARASI AÇIKTIR…” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Fevaidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”, s. 13)

Ebu Cafer, İmam Muhammed Bekir (as) Hazretleri cetleri yoluyla, Ehli Beytin lideri, Hazretleri, Müminlerin Emiri (as)’in minberden söylediklerini nakletmiştir:

“Ahir zamanda soyumdan bir kişi (HZ. MEHDİ (A.S.)) ÇIKACAK, … Açık ve geniş karınlı olacak, UYLUK KEMİKLERİ GENİŞ VE BÜYÜK, BELİRGİN OLACAKTIR…”(İmam Mehdi’nin Hayatı, Allame Bakır  Şerif el- Kureyşi)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN YÜRÜYÜŞÜ DE OLAĞANÜSTÜ HEYBETLİDİR

Uyluklarının açık ve geniş yapılı olması sebebiyle, Hz. Mehdi (a.s.)’ın yürüyüşü de son derece heybetli olacak, adımlarını dışa doğru atacaktır. Peygamberimiz (sav), Hz. Mehdi (a.s.)’ın bu özelliğini şöyle bildirmiştir:

BİR ÖZELLİĞİ DE YÜRÜRKEN UYLUKLARININ AÇIK VE BİRBİRİNDEN UZAK OLMASIDIR. (Ahmet İbn-i Hacer-i Mekki (Heytemi), Beklenen Mehdi’nin Alametleri, El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamat-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 32)

HZ. MEHDİ (A.S.), KONUŞMALARINDA VURGU YAPMAK İÇİN ELİNİ KULLANACAKTIR

Hadiste, Hz. Mehdi (a.s.)’ın konuşurken elini de kullanacağı; konuşurken konuşmalarına vurgu yapmak istediğinde elini hareket ettireceği haber verilmiştir:

“HZ. MEHDİ (AS) … YAVAŞ VE AĞIR KONUŞTUĞU ZAMAN SAĞ ELİNİ SOL DİZİNE VURUR.” (İmam Suyuti, Kıyamet Alametleri, Ölüm ve Diriliş, s.174)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN TEN RENGİ, PEYGAMBERİMİZ (SAV)’İNKİ GİBİ “ARABİ”, YANİ “KIRMIZIYA ÇALAN BEYAZ RENKTE”DİR 

Arap ırkının ten rengi, kırmızıyla karışık beyazdır. Peygamber Efendimiz (sav)’in ten rengi de kırmızıya çalan beyaz renkti. Fakat, teninin görünen kısımları güneş, rüzgar gibi etkenlerle esmere çalıyordu. Rivayetlerden Hz. Mehdi (as)’ın ten renginin de Peygamber Efendimiz (sav)’le aynı renkte olacağı anlaşılmaktadır.

İslam kaynaklarında Resulullah (sav)’in cilt rengi şöyle tarif edilmiştir:

Enes b. Malik, Hz. Peygamber (sav)’in rengi hakkında şöyle dedi: BEYAZ İDİ. FAKAT BEYAZI ESMERE ÇALIYORDU. (İbni Kesir, Şemail’ür- Resul, s. 28)

KIRMIZI İLE KARIŞIK NURANİ BEYAZ İDİ. (İbni Kesir, Şemail’ür- Resul, s. 28)

Enes b. Malik (ra) anlatıyor: “Peygamber Efendimiz (sav) orta boylu idi; uzun da değildi, kısa da değildi; hoş bir görünüşü vardı. Saçı ise ne kıvırcık, ne de düzdü. MÜBAREK (İlahi hayrın bulunduğu şey, bereketlenmiş, çoğalmış, hayırlı, uğurlu) YÜZLERİNİN RENGİ İSE NURANİ BEYAZDI.” (Et-Tirmizi İmam Ebu İ’sa Muhammed, Şemail-i Şerife, cilt 2, Hilal Yayınları, Ankara, 1976, s. 7-8)

Hz. Hasan (ra) naklediyor: “Resulullah Efendimiz (sav), yaradılıştan heybetli ve muhteşemdi. Saçları kıvırcık ile düz arası idi; şayet kendiliğinden ikiye ayrılmışlarsa onları başının iki yanına salar, değilse ayırmazlardı. Uzattıkları takdirde saçları kulak yumuşaklarını geçerdi. PEYGAMBER EFENDİMİZ (SAV)’İN RENGİ, EZHER’UL-LEVN (PEK BEYAZ VE PARLAK RENK) İDİ, YANİ NURANİ BEYAZDI. Alnı açıktı. Kaşları; hilal gibi, gür... Boynu, saf mermerden meydana gelen heykellerin boynu gibi gümüş berraklığında idi. Vücudunun bütün azaları birbiri ile uyumlu olup yakışıklı bir yapıya sahipti…” (Et-Tirmizi İmam Ebu İ’sa Muhammed, Şemail-i Şerife, cilt 1, Hilal Yayınları, Ankara,1976, s. 18-22-23)

Enes b. Malik (ra) anlatıyor:

“Resulullah Efendimiz (sav)’in boyu; ne çok uzun, ne de fazla kısa idi. TENİ DE NE DURU BEYAZ, NE DE KOYU ESMERDİ. …” (Sünen-i Tirmizi Tercümesi, Çeviren: Osman Zeki Mollamehmetoğlu, Yunus Emre Yayınevi, İstanbul, 4.cilt, s.201)

EFENDİMİZ (SAV) BEYAZA PEMBE KARIŞIK RENKTE İDİ. Gözleri siyah, kirpikleri sık ve uzun idi.” (Hz. Ali (ra), G. Ahmed Ziyaüddin, Ramuz El Hadis, 2. cilt, Gonca Yayınevi, İstanbul, 1997, s. 519/4)

Enes b. Malik, Hz. Peygamber (sav)’in rengi hakkında şöyle dedi: “BEYAZ İDİ. FAKAT BEYAZI ESMERE ÇALIYORDU.” (İbni Kesir, Şemail’ür- Resul, s. 28)

………….……

Hadislerde, Hz. Mehdi (as)’ın ten renginin de, aynı Peygamberimiz (sav)’inki gibi “kırmızıya çalan beyaz renkli olduğu” şöyle bildirilmektedir:

“HZ. MEHDİ (AS)’IN RENGİ ARABİDİR…” (İbn Hacer El Mekki, “El-Kavlü’l Muhtasar fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar”, s. 15-75)

“HZ. MEHDİ (AS)’IN RENGİ ARABİDİR.”(Muhammed B. Resul El Hüseyin El Berzenci, Kıyamet Alametleri, Pamuk Yayınları, s.163)

“(HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) RENGİ ARAB RENGİDİR.” (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 24)

Ebu Cafer, İmam Muhammed Bekir (as) Hazretleri cetleri yoluyla, Ehli Beytin lideri, Hazretleri, Müminlerin Emiri (as)’in minberden söylediklerini nakletmiştir, “AHİR ZAMANDA SOYUMDAN BİR KİŞİ (HZ. MEHDİ (A.S.)) ÇIKACAK, AZ AL RENKLE KARIŞIK AÇIK TENLİ OLACAK…” (İmam Mehdi’nin Hayatı, Allame Bakır Şerif el- Kureyşi)

HZ. MEHDİ (A.S.) benim torunlarımdandır. … TENİ ARAPLAR’A (KIRMIZIYA ÇALAN BEYAZ), vücudu İsrailoğulları’na BENZER…” .[El-Beyan fi Ahbari Sahib-üz Zaman]

54abmf
IV. BÖLÜM

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN YÜZÜNDEKİ, HAYRET VERECEK
KADAR DETAYLANDIRILMIŞ OLAN TANITICI ÖZELLİKLER

 

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN YÜZÜ ÇOK GÜZEL, İNCİ GİBİ PARLAK VE NURLUDUR

O (HZ. MEHDİ (AS)) GÜZEL BİR DELİKANLIDIR, GÜZEL YÜZLÜDÜR. YÜZÜNÜN NURU başına ve saçlarının siyahına kadar yükselir.”
(Mehdilik ve İmamiye, s. 153; İkdüd Dürer’den)

“O (HZ. MEHDİ (A.S.)), GÜZEL YÜZLÜDÜR. YÜZÜNÜN NURLARI ONA AZAMET VERİR.” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si, “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

O (HZ. MEHDİ (AS)), orta boylu ve GÜZEL YÜZLÜ BİR GENÇTİR… YÜZÜNÜN NURU, saçının, sakalının ve başının siyahlığı üzerine GÜN GİBİ PARLAR ve ona yücelik verir.” (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)

Humran bin A’yân der ki, İmam Muhammed Bâkır aleyhisselam’a: “… Senin sahibin HZ. MEHDİ (AS) geniş karınlıdır, alnında iz vardır, YÜZÜ GÜZELLERİN EVLADIDIR. (YANİ YÜZÜ GÜZELDİR)” (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani s. 253)

Hz. İmam Hüseyin (a.s)’in şöyle buyurduğu rivayet olunmuştur: “Hz. Mehdi (a.s.) kıyam ettiğinde halk onu tanımayacaktır. Zira O (HZ. MEHDİ (A.S.)) HALKA GÜZEL SİMALI BİRİ OLARAK GELECEKTİR… ” (Ikd-üd Dürer, s. 41)

“… O (HZ. MEHDİ (A.S.)) mu’tedil, GÜZEL YÜZLÜ, güzel saçlı, ince burunlu ve geniş yüzlü BİR GENÇTİR.” (Sımt-ul Nucum-il Avali, c. 4, s. 138) (Hz. Mehdi Aleyhisselam, Abdullah Turan, Al-i Taha, s. 157)

Peygamberimiz (sav), “Benim neslimden olan 40 yaşındaki Hz. Mehdi (a.s.)’dır. YÜZÜ GÖKYÜZÜNDE PARLAYAN YILDIZ GİBİDİR.” şeklinde buyurmuştur. (Ali b. Sultan Muhammed el-Kari el-Hanefi “Risaletül Meşreb Elverdi fi Mezhebil Mehdi”)

“Hz. Mehdi (as) benim çocuklarımdandır. ONUN YÜZÜ, PARLAK YILDIZ GİBİDİR.” (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)

HZ. MEHDİ (A.S.) benim neslimden bir zattır. YÜZÜ İNCİ YILDIZI GİBİDİR.(Ebu Davud, Mehdi 1., Kıyamet Alametleri, İsmail Mutlu sf. 155)

(MEHDİ (A.S.)’IN) YÜZÜ PARLAYAN YILDIZ GİBİ NURLUDUR. (Ahmet İbn-i Hacer-i Mekki (Heytemi), Beklenen Mehdi’nin Alametleri, El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, 33) (Kitab-ül Burhan Fi Alamatil-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, 22)

“Mehdi benim torunlarımdandır. YÜZÜ PARLAK BİR YILDIZ GİBİDİR,…Göklerde ve yerde yaşayan tüm canlılar ve kuşlar bile, onun hükümdarlığından ve halifeliğinden (manevi liderliğinden) mutluluk duyacaktır. Yirmi yıl boyunca hüküm sürecektir.” [El-Beyan fi Ahbari Sahib-üz Zaman]

Hadislerde, Hz. Mehdi (a.s.)’ın yüzünün güzelliği ve nuru ile ilgili verilen bu bilgiler, Hz. Yusuf (a.s.) ile büyük benzerlik göstermektedir. Bilindiği gibi Peygamberimiz (sav) hadislerinde “Hz. Mehdi (a.s.) ile Hz. Yusuf (a.s.)’ın hayatı arasında benzerlikler olduğunu” bildirmiştir:

Muhammed Bâkır aleyhisselam buyurdu ki: “BU İŞİN SAHİBİNDE (HZ. MEHDİ (A.S.)’DA) YUSUF’A BİR BENZERLİK VARDIR.” (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani s. 189)

Hz. Mehdi (a.s.) da, aynı Hz. Yusuf (a.s.) gibi insanlar üzerinde derin etki ve hayranlık uyandıran, çok güzel ve nurlu bir yüze sahip olacaktır. Kuran’da Hz. Yusuf (a.s.)’ın güzelliği şöyle bildirilmiştir:

… (Yusuf’a da:) “Çık, onlara (görün)” dedi. Böylece onlar onu (olağanüstü güzellikte) görünce (insanüstü bir varlıkmış gibi gözlerinde) büyüttüler, (şaşkınlıklarından) ellerini kestiler ve: “Allah’ı tenzih ederiz, bu bir beşer değildir. Bu, ancak üstün bir melektir” dediler. (Yusuf Suresi, 31)

 

HZ. MEHDİ (A.S.)  HUZURLU VE HUZUR VEREN BİR ÇEHREYE SAHİPTİR

Hz. Mehdi (a.s.)’ın bir özelliği de, imanından kaynaklanan yüksek ahlakı, derinliği, güçlü kişiliği ve tavırlarındaki mükemmellik ile çevresindeki insanlara huzur ve güven vermesidir. Hz. Mehdi (a.s.)’ın bu önemli özelliği yüzüne de yansımaktadır. İnsanlar, sırf yüzüne bakarak dahi, Hz. Mehdi (a.s.)’ın Allah’a olan derin iman ve teslimiyetini görebileceklerdir.

Yüzüne yansıyan bu imani huzurun etkisiyle, tüm insanlar onun yanında huzur bulacaklardır. Bir hadiste Hz. Mehdi (a.s.)’ın bu özelliği şöyle anlatılmaktadır:

Tanınmış şair Ağa Seyyid Hasan, Hazretleri’nden (Hz. Mehdi (a.s.)’dan) söz etmiştir: “(HZ. MEHDİ (A.S.)’IN ) GÜZELLİĞİ TEMİZ YÜZÜNDEN YÜKSELİR, SABAH MELTEMİ HUZUR VEREN ÇEHRESİNDEN YAYILIR.”[Minanur Rahman, 2/237]

HZ. MEHDİ (A.S.)’NİN CİLDİ ÇOK GÜZEL VE PARLAKTIR 

Birçok hadiste, daha ileri yaşlarında dahi 40 yaş civarında göstereceği müjdelenen Hz. Mehdi (a.s.)’ın cildinin, çok dikkat çekici derecede parlak, sağlıklı ve güzel olacağı bildirilmiştir:

“HZ. MEHDİ (A.S.)’IN YÜZÜ ALTIN-BRONZ BİR METAL GİBİ PARLAR. ÖYLE PARLAK Kİ NEREDEYSE CİLDİNİN ASIL RENGİ GÖRÜNMEYECEK.”(Bihar-ül Envar, c. 13, s. 263)

Hadiste verilen bilgilere göre, Hz. Mehdi (a.s.)’ın yüzü bazen güneşte bronzlaşıp koyu renk ve parlak olacak, bazen de açık, kendi Arabi renginde, yani kırmızıya çalan beyaz ve yine parlak olacaktır.

“(HZ. MEHDİ (A.S.)’IN)… YÜZÜ BAZEN AÇIK RENK VE ALTIN GİBİ PARLAK, BAZEN DAHA KOYU RENK VE AY GİBİ PARLAKTIR.” (Bihar-ül Envar, c. 13)

“HZ. MEHDİ (AS)’IN … CİLDİ ÇOK PARLAKTIR.” (Bihar-ül Envar, c. 13, s. 243 (Farsça tercüme))

HZ. MEHDİ (A.S.) SİYAH SAÇLIDIR

Ebu Abdullah Nuaym b. Hammad’ın, Ebu Cafer b. Muhammed b. Ali El-Bakır’dan rivayetine göre, Hz. Ali’ye Hz. Mehdi (as)’ın vasıflarından soruldu, o da şu cevabı verdi:

“(HZ. MEHDİ (AS)’IN) YÜZÜNÜN NURU BAŞINA VE SAÇLARININ SİYAHINA KADAR YÜKSELİR.” (Mehdilik ve İmamiye, s. 153) (İkdüd Dürer’den)

(HZ. MEHDİ (AS)) SİYAH SAÇLIDIR. Siyah sakallıdır.” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si, Fevaidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazarî)

“(HZ. MEHDİ (AS)’IN) YÜZÜNÜN NURU, SAÇININ, SAKALININ VE BAŞININ SİYAHLIĞI ÜZERİNE GÜN GİBİ PARLAR VE ONA YÜCELİK VERİR.” (Ukayli ìEn-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamalî)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN SAÇLARI, GÜRLÜĞÜ VE GÜZELLİĞİYLE DİKKAT ÇEKECEKTİR

Hz. Mehdi (a.s.), tüm bedeninin heybeti ve yüzünün güzelliğiyle olduğu kadar, saçlarının gürlüğü ve güzelliğiyle de dikkat çekecektir. Hadislerde Hz. Mehdi (a.s.)’ın saçıyla ilgili bu özellikleri şöyle haber verilmiştir:

“(HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) SAÇI SIKTIR…” (Bihar-ül Envar, c. 13)

Ahmed b. Sinan Kirmani Dimeşki (1019), Ehl-i Sünnet’in meşhur alimlerinden olup “Ahbar-ud Duvel” adlı kitapta şöyle yazar: “…O (HZ. MEHDİ (AS)), orta boylu, güzel yüzlü, GÜZEL SAÇLIDIR…” (Ahbar-ud Duvel, s. 117 – Hicri 1382 basımı)

Abdulmelik İsami (1111), Mekke’de ikamet eden tanınmış tarihçilerdendir. “Sımt-ul Nucum-il Avali” diye bilinen dört ciltlik tarih kitabında şöyle yazıyor: “… O (HZ. MEHDİ (AS)) mu’tedil (itidalli), güzel yüzlü ve GÜZEL SAÇLI, ince burunlu ve geniş yüzlü BİR GENÇTİR.” (Sımt-ul Nucum-il Avali, c. 4, s. 138; Hz. Mehdi Aleyhisselam, Abdullah Turan,  Al-i Taha, s. 157)

HZ. MEHDİ (A.S.) GENİŞ YÜZLÜDÜR

Hadislerde Hz. Mehdi (a.s.)’ın tüm bedeninin oldukça heybetli ve geniş yapılı olduğu anlatılmıştır.

Vücudunun geneliyle ilgili olarak verilen bu detaylarla orantılı olarak, hadislerde Hz. Mehdi (a.s.)’ın “yüzünün de geniş olduğu” belirtilmiştir:

“… O (HZ. MEHDİ (A.S.)) mu’tedil, güzel yüzlü, güzel saçlı, ince burunlu ve GENİŞ YÜZLÜ BİR GENÇTİR.” (Sımt-ul Nucum-il Avali, c. 4, s. 138) (Hz. Mehdi Aleyhisselam, Abdullah Turan, Al-i Taha, s. 157)

HZ. MEHDİ (A.S.) AÇIK VE GENİŞ ALINLIDIR

Hadislerde, tüm vücudunun ve yüzünün geniş olacağı belirtilen Hz. Mehdi (a.s.)’ın “alnının da geniş olacağı” ifade edilmiştir.

Yüzü ve alnı hakkında verilen tüm bu detaylar, Hz. Mehdi (as)’ın başının da, Peygamber Efendimiz (sav)’in mübarek başı gibi büyükçe olduğunu göstermektedir.

Hz. Mehdi (a.s.)’ın alnının genişliğini haber veren hadislerden bazıları şöyledir:

O AÇIK (GENİŞ) ALINLI…heybetli bir şahıstır.” (İkdüd dürer)

HZ. MEHDİ (A.S.) bendendir. ALNI GENİŞTİR…” (Ebû Dâvud, 4285)

“ONUN (HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) ALNI GENİŞ… OLACAKTIR.” (Tırmizi, Büyük Hadis Külliyatı, Rudani cilt 5, s. 365)

“O (HZ. MEHDİ (A.S.)), AÇIK ALINLIDIR…” (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, Kıyamet Alametleri)

HZ. MEHDİ (A.S.) bendendir… AÇIK ALINLIDIR.” (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 21)

O (Hz. Mehdi (a.s.)), AÇIK ALINLIDIR.” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Fevaidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

ALLAHU TEALA, benim neslimden, ALNI AÇIK, yeryüzünü adaletle doldurarak malı ve eşyayı insanlara bol bol ikram eden BİR EVLADIMI (HZ. MEHDİ (AS)’I) GÖNDERECEKTİR.” (Ahmet İbn-i Hacer-i Mekki (Heytemi), Beklenen Mehdi’nin Alametleri, El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 23)

Muhakkak ki ALLAH, BENİM NESLİM İÇİNDE ALNI AÇIK (OLAN) BİR ŞAHIS (HZ. MEHDİ (AS)’I) GÖNDERECEKTİR. (Fevaidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar, s. 11)

“O (HZ. MEHDİ (AS)), AÇIK ALINLI…” (İmam Suyuti, Kıyamet Alametleri, Ölüm ve Diriliş, s.1699, s.174)

“HZ. MEHDİ (AS)’IN, ALNI AÇIKTIR.” (Bu hadisi Ebu Davud Sünen’inde, Hakim de Müstedrek kitabında rivayet etmiştir.)

“(HZ. MEHDİ (AS)’IN) ALNI GENİŞTİR.” (Hadis, Hz. Mehdi (as)’ın başının da büyük olacağına işaret etmektedir.) (Ali Bin Hüsamettin El Muttaki, Celaleddin Suyuti’nin Tasnifinden Hadisler – Ahir Zaman Mehdisinin Alametleri, s. 22)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN ALNI PARLAK OLACAKTIR

Hadislerde, cildinin çok parlak ve güzel olduğu belirtilen Hz. Mehdi (a.s.)’ın alnı da bu özelliğinin bir yansıması olarak son derece dikkat çekici ve parlak olacaktır:

Ebu Said El-Hudri, Allah’ın Elçisi (sav)’den nakleder, “Şüphesiz Yüce Allah benim soyumdan ve Ehli Beytim’den… PARLAK ALINLI BİRİNİ (HZ. MEHDİ (A.S.)’I) ÇIKARTACAK, böylece o da yeryüzünü adalet, refah ve ekonomik eşitlik ile dolduracak.” [İkdüd Dürer fi Ekber-i Muntazar, s. 101]

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN ALNINDA HAFİF BİR İÇBÜKEYLİK VARDIR

Bir hadiste de, Hz. Mehdi (a.s.)’ın alnında hafif bir içbükeylik olacağı haber verilmiştir:

(HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) saçı sıktır, alnı geniştir ve ALNINDA HAFİF İÇBÜKEYLİK VARDIR…” (Bihar-ül Envar, cilt 13)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN ALNINDA BİR BEN VARDIR

Ebu Basir der ki: İmam Muhammed Bakır veya Cafer-i Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “Ey Ebu Muhammed!… (HZ. MEHDİ (AS)’IN) BAŞINDA BİR BEN ve bir iz VARDIR… (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani, s. 253)

HZ. MEHDİ (AS)’IN ALNINDA “BİR İZ (YARA İZİ)” VARDIR 

Başka hadislerde ise, Hz. Mehdi (a.s.)’ın “ALNINDA BİR İZ” olacağı haber verilmiştir:

Humran bin A’yân der ki, İmam Muhammed Bâkır aleyhisselam’a şöyle arzettim: “… (HZ. MEHDİ (AS)’IN) ALNINDA İZ VARDIR, yüzü güzellerin evladıdır. (Yani yüzü güzeldir)…” (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani, s. 252-253)

Ebu Basir der ki: İmam Muhammed Bakır veya Cafer-i Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “Ey Ebu Muhammed! Kaim’in (Hz. Mehdi (as)) iki alameti (veya alametleri) vardır… BAŞINDA bir ben ve BİR İZ VARDIR… (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani, s. 253)

Hz. Mehdi (a.s.)’ın alnındaki bu iz, muhtemelen BİR YARA İZİDİR. Ayrıca hadiste “ben” yerine, “İz” ifadesinin kullanılmış olması da, bu izin, benden daha açık renkte olduğunu göstermektedir.

HZ. MEHDİ (AS)’IN KAŞLARI KAVİSLİDİR

Hz. Mehdi (a.s.)’ı insanlara tanıtacak olan özelliklerinden biri de, kaşlarının kavisli olmasıdır:

“(HZ. MEHDİ (AS)’IN) KAŞI KAVİSLİDİR.” (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, “Kıyamet Alametleri” Pamuk Yayınları, Trc. Naim Erdoğan, s. 163)

HZ. MEHDİ (AS)’IN İKİ KAŞI ARASINDA KÜÇÜK BİR ÇUKUR VARDIR

Peygamberimiz (sav)’den rivayet edilen bir başka hadiste ise, Hz. Mehdi (a.s.)’ın iki kaşı arasında (TEK ÇİZGİ HALİNDE) DOĞAL BİR KAŞ ÇATMA ÇUKURU OLDUĞU bildirilmiştir:

“HZ. MEHDİ (AS)’IN… İKİ KAŞI ARASINDA KÜÇÜK BİR ÇUKUR VARDIR…” (Bihar-ül Envar, c. 13, s. 243, Farsça tercüme)

HZ. MEHDİ (AS) ÇEKİK GÖZLÜDÜR

Hadislerde Hz. Mehdi (a.s.)’ın yüzüyle ilgili verilen hayret verici detaylardan bir diğeri de, gözlerinin çekik olmasıdır:

Humrân bin A’yân der ki: İmam Muhammed Bâkır aleyhisselam’a şöyle arzettim: … “HZ. MEHDİ (AS)’IN GÖZLERİ ÇEKİKTİR…” 
(Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani, s. 252)

HZ. MEHDİ (A.S.) YEŞİL GÖZLÜ OLACAKTIR

Peygamberimiz (s.a.v.)’den rivayet edilen hadisler Hz. Mehdi (a.s.)’ın dış görünüşü ile ilgili olarak çok önemli bilgiler vermektedir. Hz. Mehdi (a.s.) ile ilgili olarak bildirilen hadis-i şeriflere Hz. Mehdi (a.s.)’ın gözleri yeşil olacaktır.

“O (HZ. MEHDİ (A.S.)) YEŞİL GÖZLÜ (EKHALU’L AYNEYNİ), … BİR GENÇTİR…”
(Mehdi ile ilgili gelen haberler, (Nurul Ebsar) Ehl-i Beyt & Oniki İmam, Kutuplar ve Mezhep İmamlarının Menkıbeleri Şeblenci (1250),Tercüme: Saim Güngör, (Pamuk Yayıncılık, Nisan 2004, cilt: 628 77 93) s. 588-589

HZ. MEHDİ (AS)’IN BURNU KÜÇÜK VE İNCEDİR

Peygamberimiz (sav), Hz. Mehdi (a.s.)’ın yüzünün güzelliğini pek çok hadisiyle insanlara bildirmiştir. Hz. Mehdi (a.s.)’ın yüzündeki bu güzelliğin bir özelliği de, olağanüstü düzgün, küçük ve ince bir burnu olmasıdır:

ONUN (HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) alnı geniş, BURNU İSE İNCE OLACAKTIR.” (Tırmizi; Büyük Hadis Külliyatı, Rudani cilt 5, s. 365)

 “… (HZ. MEHDİ (AS)),… KÜÇÜK BURUNLU… BİR KİŞİDİR…” (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, “Kıyamet Alametleri” Pamuk Yayınları, Trc. Naim Erdoğan, s. 163)

“… O (HZ. MEHDİ (A.S.)) mu’tedil, güzel yüzlü, güzel saçlı, ince burunlu ve geniş yüzlü BİR GENÇTİR.” (Sımt-ul Nucum-il Avali, c. 4, s. 138) (Hz. Mehdi Aleyhisselam, Abdullah Turan, Al-i Taha, s. 157)

Ebû Saîd El Hudrî (r.a)’dan rivâyt edildiğine göre, Rasûlullah (s.a) şöyle buyurmuştur:

“Hz. Mehdi (a.s.) ben(im neslim) dendir. O (HZ. MEHDİ (A.S.)) açık alınlı ve İNCE BURUNLUDUR. …” (Ahmed, b. Hanbel II-291, III-17)
(Süneni Ebu Davud Terceme ve şerhi cilt. 14, Şamil yayıncılık, K. el-Mehdi (35), s. 403-404)

“(HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) BURNU KÜÇÜKTÜR…” (Bihar-ül Envar, 13. Cilt)

İmam Ahme Ebu Ya’la, Semuyeh, Ziyaü’l-Makdisi el-Muhtare’de Ebu Said (ra)’den rivayet ettiklerine göre Hazreti Peygamber (saas) şöyle buyurmuştur: “EHLİ BEYTİMDEN saçı düzgün, alnı açık, BURNU MUNTAZAM BİR KİMSE (HZ. MEHDİ (A.S.)) yeryüzünü kendisinden önce zulümle doldurulması gibi adaletle doldurmadan kıyamet kopmayacaktır.” (Muhammed bin Salih ed-Dimaşki, Peygamber (sav) Külliyatı, s. 202)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN BURNUNUN ORTA BÖLÜMÜNDE BELLİ-BELİRSİZ BİR ÇIKINTI VARDIR

Peygamberimiz (sav), Hz. Mehdi (as)’ın küçük ve düzgün burnunun orta bölümünde belli-belirsiz bir çıkıntı olacağını haber vermiştir:

HZ. MEHDİ (AS)’IN) Saçı sıktır, alnı geniştir ve alnında hafif içbükeylik vardır. BURNU KÜÇÜKTÜR VE TAM KÖPRÜ BÖLÜMÜNDE ÇOK KÜÇÜK BİR ÇIKINTISI VARDIR…” (Bihar-ül Envar, c. 13)

HZ. MEHDİ (AS)’IN YANAĞINDA BEN VARDIR

Hadislerde Hz. Mehdi (a.s.)’ın yüzüyle ilgili verilen çok detaylı bilgilerden biri de yanağındaki ben hakkındadır. Rivayetlerden Hz. Mehdi (as)’ın yanağında inciyi andıran, yıldız gibi parlak, yani açık renkli bir ben olacağı anlaşılmaktadır:

“(HZ. MEHDİ (AS)’IN) YANAĞINDA, İNCİYİ ANDIRANBİR YILDIZ GİBİ YÜZÜNÜ AYDINLATAN BİR İŞARET VARDIR.” (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, “Kıyamet Alametleri” Pamuk Yayınları, Trc: Naim Erdoğan, s. 163-164)

HZ. MEHDİ (A.S.) gür sakallı, ön dişleri parlak, YÜZÜ BENLİ, açık alınlıdır.” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebu Bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Fevaidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

“(HZ. MEHDİ (AS)’IN) YÜZÜNDE BİR BEN BULUNACAKTIR.” (Ahmet İbn-i Hacer-i Mekki (Heytemi), Beklenen Mehdi’nin Alametleri, El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 41)

(HZ. MEHDİ (AS)’IN) YÜZÜNDE BİR BEN VARDIR. (Ali Bin Hüsameddin El Muttaki Celaleddin Suyuti’nin Tasnifinden Hadisler – Ahir Zaman Mehdisinin Alametleri, Kahraman Neşriyat, s. 23)

Hz. Mehdi (a.s.)’ın yanağında, İNCİYİ ANDIRAN ve BİR YILDIZ GİBİ yüzünü AYDINLATAN BİR İŞARET olduğu bildirilmiştir. Hadislerde, Hz. Mehdi (a.s.)’ın bu özelliği için sadece “ben” kelimesi kullanılmamış, bu benin tüm nitelikleri açıklanmıştır. ‘İnciyi andıran’‘yıldız gibi’ ve ‘aydınlatan’ ifadeleri, bu benin hem şekli hem de rengi hakkında detaylı bilgi vermektedir. Tüm bu bilgiler, bu benin koyu renkte değil, TEN RENGİNDE BİR BEN OLDUĞUNUgöstermektedir.

HZ. MEHDİ (AS)’IN YANAĞINDAKİ BEN, DIŞA ÇIKIK BİR YAPIDADIR

Hadiste ayrıca Hz. Mehdi (as)’ın yanağındaki benin dışa çıkık bir yapısı olduğu da haber verilmektedir:

HZ. MEHDİ (AS)’IN) Saçı sıktır, alnı geniştir ve alnında hafif içbükeylik vardır. Burnu küçüktür ve tam köprü bölümünde çok küçük bir çıkıntısı vardır. YANAĞINDA DIŞA ÇIKIK BİR BENİ VARDIR.” (Bihar-ül Envar, c. 13)

HZ. MEHDİ (AS)’IN YANAĞINDAKİ BEN, HZ. MUSA (AS)’IN YANAĞINDAKİ BEN GİBİDİR

Hadiste Hz. Mehdi (as)’ın yanağındaki açık renkli benin bir benzerinin, Hz. Musa (a.s.)’ın yanağında da olduğuna dikkat çekilmiştir. Hz. Mehdi (as), Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)’in soyundan gelecektir ve tüm peygamberler aynı soydandır. Allah kan bağını da vesile ederek Hz. Mehdi (a.s.) ile diğer peygamberler arasında benzerlikler yaratmıştır.

Hadiste Hz. Mehdi (a.s.) ile Hz. Musa (a.s.)’ın yüzündeki bu ben arasındaki benzerlik şöyle anlatılmıştır:

HZ. MEHDİ (AS)’IN … YANAĞINDAKİ BENİ HZ. MUSA (AS)’DA OLDUĞU GİBİ DIŞA ÇIKIK VE YILDIZ GİBİ PARLAKTIR. Cildi çok parlaktır.”
(Bihar-ül Envar, cilt 13, s. 243 (Farsça tercüme))

HZ. MEHDİ (AS)’IN SAKALI SİYAHTIR

Hz. Mehdi (a.s.)’ın yüzünü insanlara tanıtan önemli bir başka bilgi de, saçı gibi sakalının da siyah olmasıdır:

(HZ. MEHDİ (AS)) Siyah saçlıdır. SİYAH SAKALLIDIR.
(Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si ìFevaidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar)

HZ. MEHDİ (AS)’IN SAKALI GÜR VE SIKTIR

Hz. Mehdi (a.s.)’ın sakalı, çok dikkat çekici güzellikte ve gür olacaktır:

“(HZ. MEHDİ (AS)’IN) SAKALI SIKTIR.”  (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, “Kıyamet Alametleri” Pamuk Yayınları, Trc: Naim Erdoğan, s. 163)

“… (HZ. MEHDİ (AS)’IN) YÜZÜNÜN NURU, saçının, SAKALININ ve başının SİYAHLIĞI ÜZERİNE GÜN GİBİ PARLAR VE ONA YÜCELİK VERİR.” (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)

“HZ. MEHDİ (AS), GÜR SAKALLIDIR…” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

“(HZ. MEHDİ (AS)’IN) SAKALI BOL VE SIK OLACAKTIR.” (Ahmet İbn-i Hacer-i Mekki (Heytemi), Beklenen Mehdi’nin Alametleri, El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 23)

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN SAKALI HAFİF OLUP, YANLARDA AZ, AŞAĞI TARAFI İSE UZUNDUR

Peygamberimiz (s.a.v.)’in Hz. Mehdi (a.s.)’ın görünümüyle ilgili verdiği bir diğer detay da, ‘Hz. Mehdi (a.s.)’ın sakal cinsinin ince yapılı olduğu; şekil olarak da yanlardan az yani yanağı boyunca ince olarak inen, aşağı kısmı ise uzun olacak bir şekle sahip olduğu’dur.

“O (HZ. MEHDİ (A.S.)), … SAĞ YANAĞINA DOĞRU SAKALSIZ BİR GENÇTİR.” 
(Mehdi ile ilgili gelen haberler, (Nurul Ebsar) Ehl-i Beyt & Oniki İmam, Kutuplar ve Mezhep İmamlarının Menkıbeleri Şeblenci (1250),Tercüme: Saim Güngör, (Pamuk Yayıncılık, Nisan 2004, cilt: 628 77 93) s. 588-589

“(HZ MEHDİ (AS)) …MECZUM (HAFİF SAKALLI), KEVSEC (SAKALI YANLARDA AZ, AŞAĞI TARAFI UZUN OLAN)… BİR ADAMDIR…” (Fetava-i Hadîsiyye, Ebü’l-Abbas Şehabeddin Ahmed İbn Hacer el-Heytemi – 41)

Bu hadiste geçen “meczum” yani “CEZM EDİLMİŞ YANİ YANLARINA NAZARAN DAHA UZUN AMA DÜZELTİLMİŞ SAKAL ŞEKLİNE SAHİP”ifadesinden Hz. Mehdi (a.s.)’ın sakal şekli; “kevsec” ifadesinden de “SAKALININ HEM YANLARDAN İNCE OLARAK İNEN HEM DE İNCE TÜYLÜ BİR YAPIYA SAHİP OLDUĞU” anlaşılmaktadır. Aynı zamanda hadisteki “kevsec” ifadesiyle, “Hz. Mehdi (a.s.)’ın sakalının sert sakal şeklinde değil”, aynı Peygamberimiz (s.a.v.)’de de olduğu gibi, “ince tüylü sakal şeklinde olduğu” da anlaşılmaktadır.

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN SAKALI HAFİF OLUP, YANLARDA AZ, AŞAĞI TARAFI İSE UZUNDUR

“(HZ MEHDİ (AS)) …MECZUM (HAFİF SAKALLI), KEVSEC (SAKALI YANLARDA AZ, AŞAĞI TARAFI UZUN OLAN… BİR ADAMDIR…” (Fetava-i Hadîsiyye, Ebü’l-Abbas Şehabeddin Ahmed İbn Hacer el-Heytemi-41)

Peygamberimiz (s.a.v.)’in Hz. Mehdi (a.s.) ile ilgili verdiği bir diğer detay da, Mehdi (a.s.)’ın sakal cinsinin ince yapılı olduğu; şekil olarak da yanlardan az yani ince olarak inen, aşağı kısmı ise uzun olacak bir şekle sahip olduğudur.

HZ. MEHDİ (AS)’IN DİŞLERİ GÜZEL VE PARLAKTIR

Peygamber Efendimiz (sav)’in önemli özelliklerinden biri de dişlerinin parlıklığıydı:

ALLAH RESULÜ (SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM) çok yakışıklı ve alımlı idi. Mübarek yüzü ayın on dördündeki dolunay gibi parlardı… Burnu gayet güzeldi… Gür sakallı, iri gözlü, düz yanaklı idi. Ağzı geniş, DİŞLERİ İNCİ GİBİ PARLAKTI… Boynu sanki bir gümüş hüzmesi idi… İki omuz arası geniş, omuz kemik başları kalın idi…” (Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid min Cami’il-usul ve Mecma’iz-zevaid, İmam Muhammed Bin Muhammed bin Süleyman er-Rudani, cilt 5, İz Yayıncılık, s. 31)

Hadislerde Hz. Mehdi (a.s.)’ın da, Peygamberimiz (sav) gibi dişlerinin parlaklığıyla dikkat çekeceği şöyle bildirilmiştir:

“O’NUN (HZ. MEHDİ (AS)’IN), DİŞLERİ PARLAKTIR…” (İmam Suyuti, Kıyamet Alametleri, Ölüm ve Diriliş, s. 1699, s. 174)

Bir başka hadiste Hazreti Ali (as) İmam Mehdi (a.s.)’dan şu sözlerle bahseder:

“…  (HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) ÖN DİŞLERİ PARLAKTIR…” [Yenabi-ül Mevedde, s. 423]

“(HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) DİŞLERİ PARLAK OLACAKTIR.” (Nuaym b. Hammad, vr. 52a) (Ahmet İbn-i Hacer-i Mekki (Heytemi), Beklenen Mehdi’nin Alametleri, El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 41)

HZ. MEHDİ (A.S.), gür sakallı, ÖN DİŞLERİ PARLAKTIR…” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

54abmf

 

V. BÖLÜM

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN VÜCUDUNDAKİ, HAYRET VERECEK
KADAR DETAYLANDIRILMIŞ OLAN TANITICI ÖZELLİKLER

 

HZ. MEHDİ (A.S.)’IN VÜCUDUNDA, HER İKİSİ DE PEYGAMBERİMİZ (SAV)’İNKİLERLE AYNI RENKTE OLAN İKİ BEN BULUNACAKTIR

Peygamberimiz (sav)’in, Hz. Mehdi (a.s.) hakkında verdiği bir diğer bilgi de, Hz. Mehdi (a.s.)’ın vücudunda, her ikisi de Peygamberimiz (sav)’inkiler ile aynı renklerde olan iki ayrı ben olacağıdır:

Ebu Cafer, İmam Muhammed Bekir (as) Hazretleri cetleri yoluyla, Ehli Beytin lideri, Hazretleri, Müminlerin Emiri (as)’in minberden söylediklerini nakletmiştir, “AHİR ZAMANDA SOYUMDAN BİR KİŞİ (HZ. MEHDİ (A.S.)) ÇIKACAK,… PEYGAMBERİN RENGİNDE İKİ ET BENİ BULUNACAK. O (Hz. Mehdi (a.s.)) yükselecek.” (İmam Mehdi’nin Hayatı, Allame Bakır  Şerif el- Kureyşi)

HZ. MEHDİ (AS)’IN OMUZUNDA “NÜBÜVVET MÜHRÜ” VARDIR

Peygamberimiz (sav)’in Şemail-i Şerifi’nin anlatıldığı rivayetlerde, Resulullah (sav)’ın sırtında, kürek kemikleri arasında bir işaret olduğu haber verilir. İslami kaynaklarda ve rivayetlerde Peygamber Efendimiz (sav)’in kürek kemikleri arasında bulunan bu işarete “NÜBÜVVET MÜHRÜ” ismi verilir.

Peygamberimiz (sav)’in mührüne benzer peygamberlik işaretlerinin diğer peygamberlerde de olduğu, ancak Peygamberimiz (sav)’inkinin daha farklı olduğu el-Müstedrek tarafından Vehb b. Münebbih (ra)’den şöyle nakledilmiştir:

“… Allah hiçbir peygamber göndermemiştir ki, onun sağ elinde Peygamberlik beni (şamet’ün-nübüvve) olmamış olsun. Ancak bizim Peygamberimiz Muhammed Aleyhisselam bunun istisnasını teşkil etmektedir. ZİRA ONUN PEYGAMBERLİK BENİ, (SAĞ ELİNDE DEĞİL) KÜREK KEMİKLERİ ARASINDADIR. Peygamberimiz bu durum sorulunca: “KÜREK KEMİKLERİM ARASINDA BULUNAN BU BEN, benden önceki Peygamberlerin beni gibidir…” demiştir.” (Tirmizı’nin Şemail isimli kitabının tercümesinden, Prof. Dr. Ali Yardım, Peygamberimizin Şemaili, Damla Yayınevi, 3 Baskı, İstanbul, 1998, s. 73)

Peygamberimiz (sav)’in ‘nübüvvet mührü’nü anlatan rivayetlerden bazıları şöyledir:

Cabir b. Semüre (ra) anlatıyor: “BEN RESULULLAH EFENDİMİZ (SAV)’İN KÜREK KEMİKLERİ ARASINDA BULUNAN NÜBÜVVET MÜHRÜNÜ GÖRDÜM.” (Et-Tirmizi İmam Ebu İ’sa Muhammed, Şemail-i Şerife, c. 1, Hilal Yayınları, Ankara, 1976, s. 36)

Ebu Saib b. Yezid’den rivayet edilmiştir: “GÖZÜM PEYGAMBERİMİZ (SAV)’İN İKİ OMUZU ARASINDAKİ MÜHÜRE İLİŞTİ.” (Sünen-i Tirmizi, 6/126)

Hz. Ali’nin torunlarından İbrahim b. Muhammed (ra) naklediyor:

“Dedem Hz. Ali, Peygamber Efendimiz (sav)’in vasıflarını anlatırken, Resulullah’ın Hilyesi (güzel sıfatlar, süs, zinet, cevher, güzel yüz, suret, görünüş) hakkındaki hadisi bütün uzunluğu ile zikreder ve:

KÜREK KEMİKLERİ ARASINDA NÜBÜVVET MÜHRÜ VARDI. Ve O, peygamberlerin sonuncusudur” derdi.” (Et-Tirmizi İmam Ebu İ’sa Muhammed, Şemail-i Şerife, 1. cilt, Hilal Yayınları, Ankara,1976, s. 38)

Hadis-i şeriflerde, Hz. Mehdi (as)’ın iki omuzu arasında da, Hz. Muhammed (sav)’de olduğu gibi, açık bir alamet olan bu “nübüvvet mührü”nün bulunacağı haber verilmiştir:

“HZ. MEHDİ (AS)’IN OMUZUNDA PEYGAMBER EFENDİMİZ (SAV)’DEKİ NÜBÜVVET MÜHRÜ BULUNACAKTIR.” (Ahmet İbn-i Hacer-i Mekki (Heytemi), Beklenen Mehdi’nin Alametleri, El-Kavlu’l Muhtasarr Fi Alamatil Mehdiyy- il Muntazar, s. 41)

“(MEHDİ (A.S.)’IN) OMUZUNDA PEYGAMBER (SAV)’İN ALAMETİ VARDIR.” (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, “Kıyamet Alametleri” Pamuk Yayınları, Trc: Naim Erdoğan, s. 165) (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 23)

“(HZ. MEHDİ (A.S.)’IN) OMUZUNDA PEYGAMBER (SAV)’İN NİŞANI VARDIR.” (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, “Kıyamet Alametleri” Pamuk Yayınları, Trc: Naim Erdoğan, s. 163)

Bilindiği gibi MÜHRÜN ÖZELLİĞİ KOYU RENK OLMASIDIR ve YÜZEYİ KAPLAYAN BİR YAPIDADIR. Ayrıca Hz. Mehdi (a.s.)’ın sırtındaki bu ben için, kesin ölçü verilerek yeri tam olarak belirtilmiştir.

Rivayetlerde, her peygamberin sağ eli üzerinde nübüvvet mührü olduğu bildirilmiştir. Ancak Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)’in nübüvvet mührünün, “sol kürekteki deri üzerinde, kalbi hizasında” olduğu belirtilmiştir.

Dolayısıyla hadislerde, ‘Hz. Mehdi (a.s.)’ın omzunda Peygamber Efendimiz (sav)’deki nübüvvet mührünün bulunacağının bildirilmesi’, Hz. Mehdi (a.s.)’ın da “SIRTINDA; SOL KÜREK KEMİĞİ ÜZERİNDE, KALBİ HİZASINDA KOYU RENKTE GENİŞÇE BİR BEN OLACAĞINI” göstermektedir.

HZ. MEHDİ (AS)’IN SIRTINDA YAPRAK ŞEKLİNDE BİR BEN DAHA VARDIR

Başka bir hadiste de, Hz. Mehdi (a.s.)’ın sırtında bulunan ikinci bir benden daha bahsedilmiştir:

Ebu Basir der ki: İmam Muhammed Bakır veya Cafer-i Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “… (HZ. MEHDİ (AS)’IN) İKİ KÜREK KEMİĞİNİN ARASINDA BİR BEN VARDIR. SOL KÜREK KEMİĞİNİN SOL ALT TARAFINDAN BİR YAPRAK VARDIR, TIPKI MERSİN YAPRAĞI GİBİ.” (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani, s. 253)

Hadiste Hz. Mehdi (a.s.)’ın sırtındaki bu benin yeri de çok detaylı olarak açıklanmış, İKİ KÜREK KEMİĞİNİN ARASINDA; SOL KÜREK KEMİĞİNİN SOL ALT TARAFINDA olduğu belirtilmiştir.

Benin yapısı hakkında da çok detaylı tarif yapılmış ve ‘MERSİN AĞACININ YAPRAĞINA’ benzetilmiştir.

Buradaki ‘YAPRAK’ benzetmesinden benin ‘ağaç yaprağını andırır tarzda kenarları olan zeminden daha yüksekte kenarlıklı yapıda bir ben olduğu’, aynı zamanda da ‘solmuş yaprak renginde; yani sarı ya da cilt renginde bir ben olduğu’ anlaşılmaktadır.

HZ. MEHDİ (AS)’IN SAĞ BACAĞINDA SİYAH BİR İZ VARDIR 

Bir hadiste ise Peygamberimiz (sav), “Hz. Mehdi (a.s.)’ın SAĞ bacağında SİYAH bir İZ olacağını” bildirmiştir. Hadiste Hz. Mehdi (a.s.)’ı insanlaar tanıtan bu alamet hakkında da yine çok fazla detay verilmiştir. Peygamberimiz (sav), sadece bir izden bahsetmemiş, bu izin SİYAH olduğunu ve SAĞ BACAĞINDA olduğunu çok belirleyici detaylarla açıklamıştır:

“(HZ. MEHDİ (AS)’IN) SAĞ BACAĞINDA SİYAH BİR İZ VARDIR.” (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani, s. 251)

HZ. MEHDİ (AS)’IN SAĞ UYLUĞUNDA BİR BEN VARDIR

Bir başka hadiste Hazreti Ali (as) İmam Mehdi (as)’dan şu sözlerle bahseder: “… SAĞ UYLUĞUNDA BİR BEN VARDIR.” [Yenabi-ül Mevedde, s. 423)

54abmf
VI. BÖLÜM

SONUÇ:

HZ. MEHDİ (A.S.) BU YÜZYILDA GELECEK VE TÜM İNSANLAR
HADİSLERDEKİ ALAMETLERDEN ONU TANIYACAKLARDIR

Hadislerde Hz. Mehdi (a.s.) ile ilgili verilen bilgilerin her biri çok detaylıdır. Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde hiç kimse bu kadar ayrıntılı bir şekilde tanıtılmamıştır. Hz. Mehdi (a.s.)’ın hayatına dair tüm bilgiler gibi, fiziksel görünümündeki tüm özelliklerinin de bu kadar belirleyici bir şekilde bildirilmiş olması, Hz. Mehdi (a.s.)’ı sevgi ve muhabbetle bekleyen ve onu tanımak isteyen tüm Müslümanlar için hem çok önemli bir işaret hem de çok heyecan verici bir nimettir.

Hadislerde bildirilen,

–    Hz. Mehdi (a.s.)’ın Müslümanların manevi liderliğini üstlenmesi,

–    Tüm İslam aleminin birleşmesine vesile olması, 

–    Dinsizliğe dayalı ideolojileri etkisiz kılarak İslam ahlakını tüm dünyada yerleşik kılması,

–    Hz. İsa (a.s.) ile biraraya gelmesi ve namazda O’na imamlık yapması,

–    Tüm Hıristiyan aleminin İslam’a dönmesini sağlaması

–    Ve Hz. İsa (a.s.) ile birlikte Deccal’i fikren etkisiz hale getirmesi 

 

gibi tüm diğer alametleriyle birlikte, fiziksel görünümündeki tüm bu detayların da Hz. Mehdi (a.s.) da toplandığını görmek, Allah’ın izniyle ortaya çıktığında Hz. Mehdi (a.s.)’ın kimliği konusunda hiçbir tartışmaya yer bırakmayacaktır. (Doğrusunu Allah bilir.)