Şeytan insanı Allah’ın yolundan saptırmak için durmaksızın bir faaliyet içindedir. Bir an olsun bundan vazgeçmez, her türlü yolu dener. İnsana zayıf noktalarından yaklaşarak ona kendi isteklerini yaptırmaya çalışır. Bir ayette şeytanın insanları saptırmaya yönelik faaliyetler göstereceğine şöyle dikkat çekilmiştir:
… Şeytan da onları uzak bir sapıklıkla sapıtmak ister. (Nisa Suresi, 60)
Dedi ki: “Madem öyle, beni azdırdığından dolayı onlar(ı insanları saptırmak) için mutlaka senin dosdoğru yolunda (pusu kurup) oturacağım. Sonra muhakkak önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım. Onların çoğunu şükredici bulmayacaksın.” (Allah) Dedi: “Kınanıp alçaltılmış ve kovulmuş olarak ordan çık. Andolsun, onlardan kim seni izlerse, cehennemi sizlerle dolduracağım.” (Araf Suresi, 16-18)
Şeytan insanın en büyük düşmanıdır ve insanlara vesvese vererek, doğruyu yanlış, yanlışı doğru gibi göstererek onları dinden uzak tutmaya çalışır. Ayette bildirildiği gibi insanların Allah’a şükretmesini engellemeye çalışır. Ancak Kuran’da bildirildiği gibi şeytana uyan insanlar mutlaka hüsrana uğrayacaklardır. Bu yüzden insanlar şeytanın sinsi tuzaklarına karşı uyanık olmalı ve ona uymaktan şiddetle kaçınmalıdırlar.
Şunu da unutmamak gerekir ki, şeytan yalnızca samimi olarak iman etmeyen insanlar üzerinde etkili olabilir. Allah’a kesin bilgiyle inanan, ahireti, hesap gününü bilen insanlar şeytanın faaliyetinden etkilenmezler. Eğer bu yönde bir etkiyle karşılaşacak olurlarsa hemen Allah’a sığınırlar. Allah şeytanın inananlara karşı son derece güçsüz olduğunu şöyle haber vermiştir:
(Allah’tan) Sakınanlara şeytandan bir vesvese eriştiğinde (önce) iyice düşünürler (Allah’ı zikredip-anarlar), sonra hemen bakarsın ki görüp bilmişlerdir. (Araf Suresi, 201)
Şeytanın kendisi de, Allah’a içtenlikle bağlı olan samimi ihlas sahiplerine karşı saptırıcı bir gücü olmadığını itiraf eder. Bu Kuran’da şöyle bildirilir:
Dedi ki: “Rabbim, beni kışkırttığın şeye karşılık, andolsun, ben de yeryüzünde onlara, (sana başkaldırmayı ve dünya tutkularını) süsleyip-çekici göstereceğim ve onların tümünü mutlaka kışkırtıp-saptıracağım. Ancak onlardan muhlis olan kulların müstesna.” (Hicr Suresi, 39-40)